Eskil’in Şabanlı, Böğet, İkizce, Setik, Akgöl Yaylalarında Haziran ayından beri su seviyesinde önemli miktarda düşmeyle birlikte bazı kuyuların tamamen kuruması ile birlikte birçok çiftçinin ürünü tarlada yandı.
Şabanlılı çiftçilerden Tosun Gök,”4-5 senedir bölgemizde Haziran sonundan Eylül ortasına kadar susuzluk söz konusuydu, ancak bu sene bu durum kendisini çok daha fazla hissettirdi. Bölge çiftçisi olarak çaresiziz. Bugün sussuzluktan pancar tarlam kuruma noktasına geldi, 3 kuyudan 25 tabanca su basıyoruz, son çare 4-5 kuyudan 5’erli dalgıçla çektiğimiz suyu bir kuyuda birleştirip onu basmanın planını yapıyoruz.” Dedi.
Yaşanan bu durumun toplumun bugünü ve yarını adına kaygı verici olduğunu kaydeden Gök, “Bu gidişle yarın içecek bir yudum su bulamayacağız, ancak bu havzada hala patates, yonca, mısır, ayçiçeği gibi suya çok ihtiyaç duyan bitkilere destek veriliyor. Düşünebiliyor musunuz bir yonca senede 20 defa sulanıyor. Patates, mısır keza öyle. Bu kadar suyun kıt olduğu bir bölgede yoncanın bu kadar yaygın ekilmesi önemli bir problem. Zaten bizim bölgemizdeki susuzluk, Sultanhanı ve Karapınar bölgesinde yonca ekiminin artması ile baş göstermeye başladı. Devletimiz Konya Ovası’nda hububata yüksek destek verip diğer ürünleri sınırlandırmalı. Bu konuda çiftçimiz de gerekli hassasiyeti göstermeli ki geçenlerde Kaputaş-Çulfa bölgesinde şahit olduğum bir olay beni üzdü, çiftçi mısır tarlasında damlamayı sınırsız bir şekilde açıyor su yolları doldurmuş.” Diye konuştu.
Gök, suyumuz denizlere niye akıyor, o sular bence bölgemize akıtılmalı diye sözlerini tamamladı.
Temmuz ayının son günlerinde oldukça bakımlı olan pancar tarlası, susuzluktan bir ay içinde kurumaya yüz tuttu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.