MB; Coşkun Bey, dünden bugüne Eskil için yapılanları nasıl değerlendirirsiniz?
CK; Eleştirilecek bir durum yok ortada. Bu güne kadar hizmet eden Belediye Başkanlarımız Eskilimiz için –kendilerince-, ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştılar. Kimse bilerek kötülük yapmaz, kimde yoğurdum ekşi de demez.
MB; Hiç mi eleştirilecek bir şey yapmadılar?
CK; Varsa da herkesin bildiği şeyler bunlar. Ama olan olmuştur. Geçmiş geriye döndürülemez. Geleceğe bakılması gerekir. Bu saatte tüh vah etmenin bir faydası yok. Eğer varsa yanlışlıklar, bize düşen, bana düşen, bu yaraları hızla sarıp sarmalamaktır. Herkes birilerinin açığını aramak yerine, gördüğü bildiği bir eksikliği tamamlamaya çalışıp bir hatayı düzeltseydi, Eskilimiz şimdi bölgede “ on numara” bir ilçeydi.
MB; Coşkun Bey, yaşlılar lokali için ne diyeceksiniz?
CK; Yaşlılarımız başımızın tacı, gönlümüzün ilacıdır. Onlar bizim için bir lütuftur. Onların hayır dualarını almak lazımdır. Bu aksakallı kocalar her şeyin en iyisine layıktır. Ancak, bu lokalin merkez parkın içine yapılması, son derece yanlış bir karar.
MB; Neden yanlış?
CK; Mustafa Bey, belediye başkanı demek, kafam esti, ben bi iyilik düşündüm keyfiyetinde olmak değildir. Siz bir kasabayı değil, koca bir ilçeyi, Eskil’i yönetiyorsunuz. İlçenin geleceğini planlamak zorundasınız.
MB; Park içinde olmasının ne zararı var sizce?
CK; Bakınız Mustafa Bey, bir kent, bir ilçe bir belde, meydanlarının genişliği ile vardır. Eğer siz çarşı merkezini daraltır, çevreye yaymaz iseniz, bu ilçe güdük kalır, gelişmez büyümez. Bu günkü Eskil ile 30 yıl önceki Eskilin çarşı merkezi sizce neden aynı? İşte bu sorunun cevabı yukarda söylediklerimdir. Meydan geniş olmalı ki ilçe merkezi ferah bir ortama kavuşsun ve merkez yayılsın çarşı büyüsün.
MB; Siz olsaydınız nasıl yapardınız?
CK; Ben olsaydım, merkez parkın içindeki binaları tamamen kaldırır meydanı büyütürdüm. “Şehirler meydanlarıyla var olurlar”. Ama birileri ne yazık ki Eskil’i kasaba olarak görüyor bu da ayrı bir mevzu. Daracık bir ilçe merkezi sıkıcı ve çelimsizdir. Yaşlılar Lokali yeni yapılan parkın içine, bir köşesine yapılabilirdi.
MB; Peki Coşkun Bey, yeni yapılan parkı nasıl değerlendiriyorsunuz?
CK; Aslında yeşil alanlar şehrin akciğeridir. Ancak, Eskil’in benim gördüğüm kadarı ile ki –herkes aynı şeyi söylüyor- modern iş yerlerine, yeni ve büyük dükkânlara ihtiyacı var. Yeni parkın yerine Klasik Osmanlı mimari anlayışı ile Ulu Cami’nin mimari yapısı ile uyumlu, kemerli, iki katlı, altta güzel işyerleri, üstte bürolar olan son derece gelişmiş ve Eskil’e layık bir iş merkezi yapılabilirdi. Çünkü Eskil’in buna çok ihtiyacı var.
MB; Son bir soru Coşkun Bey, size göre önümüzdeki süreçte Eskil’i bekleyen ne var?
CK; Eskil’in en büyük talihsizliği bir kasaba gibi yönetilmesidir. Belediye Başkanı artık eskili bir ilçe gibi yönetmeli ve planlamalıdır. Bu gün Eskili bekleyen en önemli tehlike su kotasının gelecek olmasıdır. Bu ila nihayetinde gelecek ve gelmek zorundadır, bundan kaçamayız. İşte o zaman Eskil’de salma su ile tarım bitecek, hatta yağmurlama ile tarım bile kalmayacak ve sadece damlama su ile tarım yapılabilecek. Bunun şimdiden alt yapısının hazırlanması ve çiftçilerimizin bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi gerekecek.
MB; Coşkun Bey görüşleriniz için teşekkür ederim.
CK; Ben de teşekkür ederim Mustafa Bey, buradan herkesi muhabbet ve hürmetle selamlıyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.