Bunun, vesayet rejiminin aşılması açısından son derece önemli bir dönüm noktası olduğunu belirten Rektör Acar, “Bu anlamda Cumhuriyet tarihini üçe ayırmak; Tek Parti (1923-1950) dönemini “I. Cumhuriyet,” darbelerle kesintiye uğrayan çok partili demokrasi (1950-2014) dönemini “II. Cumhuriyet,” halkoyuyla işbaşına gelen Cumhurbaşkanları (10 Ağustos 2014’le başlayan) dönemini ise “III. Cumhuriyet” dönemi olarak adlandırmak mümkündür. Soğuk Savaş sonrası dünyanın ve Ortadoğu’nun yeniden şekillendiği, devletimizin milletle barışmaya ve asırlık kamburlarından kurtulmaya çalıştığı bu çalkantılı dönemde Türkiye’nin başında Sayın Erdoğan gibi karizmatik, cesur, değişimci ve çalışkan bir liderin bulunması bir şanstır” dedi. Benzer şekilde, bu dönemde Başbakanlık makamında Ahmet Davutoğlu gibi bilgili, dirayetli, vizyon sahibi, ilim adamlığıyla siyaset adamlığını benliğinde mezcetmiş bir insanın bulunmasının da ülke için şans olduğunu söyleyen ASÜ Rektörü, “Şimdi artık el ele vererek yeni Türkiye’yi inşa etme, demokratik, çoğulcu, özgürlükçü ve sivil bir Anayasa ile Türkiye’yi tanıştırma, hukuk standartlarımızı yükseltme, yükseköğretim başta olmak üzere eğitim sistemimizi reforme etme, Türkiye’yi orta gelir tuzağına düşmekten kurtaracak siyasi ve iktisadi reformları, sistemi askeri vesayetten kalıcı olarak uzaklaştıracak kurumsal tedbirleri yürürlüğe koyma zamanıdır” dedi.
Prof. Dr. Mustafa Acar sözlerini, “Bu düşüncelerle hem Sayın Cumhurbaşkanımızı, hem Sayın Başbakanımızı yürekten tebrik ediyor, yeni görevlerinde başarılar diliyorum. Yeni yöneticilerimizin, yeni hükümetin ve yeni dönemin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” şeklinde tamamladı.
|
|
|
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.