• BIST 9686.11
  • Altın 4238.667
  • Dolar 39.1551
  • Euro 45.1509
  • İstanbul 20 °C
  • Ankara 18 °C

İlahiyatçı Yazar son noktayı koydu!

İlahiyatçı Yazar son noktayı koydu!
İlahiyatçı Yazar son noktayı koydu!

“Somuncu baba - mesajdan mezara”

 

Tarih ve Tabakat kitaplarının tamamı somuncu Baba’nın kabrininAksaray’da olduğunu yazmaktadır

 

                ‘’Somuncu Baba Aşkın Sırrı’’romanınınyazarı ve aynı zamanda ‘’Somuncu Baba Aşkın Sırrı’’ filmi senaristi İlahiyatçıYazar Mahmut Ulu Somuncu Baba’nın kabrinin nerede olduğu tartışmalarına tarihibelgelerle son noktayı koydu.

YazaMahmut Ulu,Tarih ve Tabakat kitaplarının tamamının Somuncu Baba’nın kabrininAksaray’da olduğunu kanıtladığını ifade ederek yazısında şu görüşlere yerverdi:

               

 

(Başlarken önemle belirtmek isterim ki asılolan Somuncu Baba hazretlerinin mezarıyla değil mesajıyla ilgilenmektir. Buanlamda gerek Somuncu Baba Aşkın Sırrı romanımız ve gerekse Somuncu Baba AşkınSırrı filmimiz bir mezar tespit çalışması olmayıp, Somuncu Baba’nın çağlarıaşan ve gönülleri yoğuran mesajı odaklı çalışmalardır. Aşıkların ölmediği,ölenin beden olduğu bilincinde olduğumuzu belirtir, ‘’Ekseri nakışta kalıp,Nakkaşını görememekten Allah’a sığınırız. Ancak bütün bu iyi niyetimiz tarihihakikati göz ardı edeceğimiz anlamına gelmez. Bu çalışmayla tarihi hakikate birnebze de olsa katkı da bulunup, son dönemlerde artan Somuncu Baba neredemedfundur, kısır tartışmalarına bir kapı aralamayı murad edinmektir.)

Asıl adı Hamid veya Hamideddin olan,bazı kaynaklarda Abdullah diye de geçen ve Şeyh Hamîdüddin Aksarâyî adıyla dabilinen Somuncu Baba kaynakların pek çoğuna göre Kayseri’de doğmuştur. (Lâmiî,s. 683; Mecdî, s. 74; İsmâil Hakkı Bursevî, s. 70; Harîrîzâde, vr. 172a). Abdurrahman el-Askerî iseMir’âtü’l-ışk’ta (Erünsal, s. 204) Aksaray’da doğduğunu yazmaktadır. Babası ŞemsettinMusa olup, âlim ve fazıl bir zattır. Türkistan’dan geldiği rivayet edilir.Hamîdüddin Aksarâyî ilk tasavvufî eğitimini babası Şeyh Şemseddin Mûsâ’nınyanında aldıktan sonra Dımaşk’a (Şam) giderek zâhirî ilimleri öğrendi. Lâmiî,onun Dımaşk’ta Bâyezîdiyye Hankahı’nda uzun yıllar bir şeyhe hizmet ettiğini,Bâyezîd-i Bistâmî’nin ruhaniyetiyle terbiye edildiğini ve Üveysî olduğunukaydeder. Diğer kaynaklarda ise asıl şeyhinin Safeviyye tarikatının pîriSafiyyüddin Erdebîlî’nin torunu Alâeddin Erdebîlî (ö. 832/1429) olduğu vurgulansada Hace Alaaddin-i Erdebili’nin yaşı dikkate alındığında ve Somuncu Baba’nınErdebilde icazet aldığı tarih dikkate alındığında asıl şeyhinin Hace Alaeddindeğil, Sadreddin-i Erdebili olduğu ihtimali kuvvet kazanır. Çünkü Kemal Ümmî bir mersiyesindeSomuncu Baba’nın 815 (1412) yılında vefat ettiğini söyler. Bu bilgi doğru kabuledildiği takdirde onun şeyhi Alâeddin Erdebîlî’den on yedi yıl önce öldüğüsonucuna ulaşılmakta ve bu durumda Alâeddin Erdebîlî’nin değil, babasıSadreddin Erdebîlî’nin halifesi olma ihtimali kuvvet kazanmaktadır. KaynaklarınAlâeddin Erdebîlî’yi bu kadar ön plana çıkarmış olmalarının sebebi Timur ilebirlikte Anadolu’ya gelerek burada oldukça şöhret kazanmış olmasıdır. Aynıkaynaklarda, Hamîdüddin’in Dımaşk’ta iken aradığı iç huzuru bir türlü bulamayıpmürşid aramak için yola çıktığı, Tebriz yakınlarındaki Hoy şehrinde yaşayanŞeyh Sadreddin Erdebîlî’nin yanına gittiği, zikir meclisine katıldığı ve onaintisap edip tasavvuf yolunda büyük ilerlemeler kaydettiği belirtilmektedir.

Hamîdüddin Aksarâyî, Erdebil Tekkesi’ndeseyrü sülûkünü tamamladıktan ve bir süre inziva hayatı yaşadıktan sonraşeyhinin emriyle Anadolu’ya dönüp Bursa’ya yerleşti. Kaynaklarda yer alanifadelerden Somuncu Baba’nın Bursa’ya geldiği ilk yıllarda pek ön planaçıkmadığı ve kendini halktan gizlemeyi tercih ettiği anlaşılmaktadır. Budönemde onun eşeğiyle ormandan odun getirip bu odunlarla ekmek pişirdiği veekmekleri sırtına yüklenerek sokak sokak dolaşıp “somunlar, müminler!” diyerekhalka dağıttığı rivayet edilir. (Lâmiî, s. 683; Mecdî, s. 75; HocaSâdeddin, II, 425; Sarı Abdullah Efendi, s. 231; La‘lîzâde Abdülbâki, vr. 130b). Kendisine Ekmekçi Koca veya SomuncuBaba lakabının verilmesi de bundan dolayıdır.

Somuncu Baba, bu şekilde halk içinekarışıp melâmîmeşrep bir hayat sürmekte iken Ulucami’nin açılışı sırasındahükümdarın damadı olan Emîr Sultan kendisine yapılan hutbe okuma teklifini,“Gavs-ı a‘zam şu anda bu şehirdedir, onların mübarek varlığı varken halkanasihat ve hitap etmeyi bize teklif etmek münasip değildir” diyerek reddetmişve bu görevin Somuncu Baba’ya verilmesini tavsiye etmiştir. Bunun üzerineYıldırım Bayezid, cuma namazını kıldırma ve hutbe okuma görevini SomuncuBaba’ya tevcih edince o da mecburen hutbeye çıkmak zorunda kaldı. Hutbede,Fâtiha sûresini yedi farklı şekilde tefsir ederek Molla Fenârî’nin karşılaşmışolduğu bir güçlüğü de halletti (Sarı Abdullah Efendi, s. 231; İsmâilHakkı Bursevî, s. 71-72; La‘lîzâde Abdülbâki, vr. 130b-131a; Harîrîzâde, vr.172b). Somuncu Baba’nınbaşta padişah olmak üzere herkesi etkilediği, hatta bu olaydan sonra MollaFenârî’nin kendisine mürid olduğu rivayet edilir (Lâmiî, s. 683; SarıAbdullah Efendi, s. 232).

Bu olayın ardından sırrının açığaçıkması, halk ve iktidar nezdinde tanınan bir şahsiyet haline gelmesi,kendisine yönelik ilginin gitgide artması, halkın arasına karışıp sakin birhayat sürmeyi daha çok tercih eden Somuncu Baba’yı bunalttı ve çareyi Bursa’danayrılmakta buldu. Abdurrahman el-Askerî, onun Bursa’dan ayrıldıktan sonraAdana’da Ceyhan ırmağının kenarında bulunan Sîs Kalesi’nin dağ tarafındaki birköyde Nebî Sûfî adında birinin evine yerleştiğini, Hacı Bayrâm-ı Velî’ninburaya gelip kendisini ziyaret ettiğini söyler (Erünsal, s. 202). Bazı kaynaklarda kendisinin doğrudanAksaray’a gittiği belirtilmekteyse de (Lâmiî, s. 683) Askerî’nin görüşleri daha isabetligörünmektedir.

Nebî Sûfî’nin evinde bir süre kaldıktansonra önce Dımaşk’a giden, buradan Mekke’ye geçerek haccını eda eden SomuncuBaba hac dönüşü tekrar Sîs’e geldi, yanına Nebî Sûfî’yi de alarak Aksaray’agidip yerleşti (Erünsal, s. 203). Kaynaklarda yer alan ifadelerden, ömrünün geri kalankısmını bu şehirde müridlerinin eğitimiyle meşgul olarak geçirdiğianlaşılmaktadır. Abdurrahman el-Askerî onun Aksaray’da vefat edip oradadefnedildiğini söyler (a.g.e., s. 204).

Son dönemlerde yapılan ve bilimselnitelikten uzak bazı çalışmalarda Somuncu Baba’nın asıl kabrinin Malatya’nınDarende ilçesinde bulunduğu konusunda bazı görüşler öne sürülmüştür. Herhangbir şehrin Somuncu Baba’yı sahiplenmesi elbette güzeldir. Ancak bu sahiplenme,mezar soygunculuğu anlayışıyla değil mesaj tebliği anlayışıyla yapılmalıdır. İ.Erünsal hocanın ‘’ Belgelere yalan söyletmek’’ şeklinde eleştirdiği bukaynaklara göre Somuncu Baba, adı geçen ilçenin Hıdırlık adı verilen bölgesindeoğlu Halil Taybî ile birlikte gömülüdür (Cengiz v.dğr., s. 7-17,29-45; Akgündüz, s. 52-56).Bu görüşün kaynağı olarak Somuncu Baba’nın soyundan geldiği söylenen OsmanHulûsi Ateş’in aile arşivindeki bazı belgelerle geç dönemlere ait bazı arşivbelgeleri gösterilmektedir. Ancak Somuncu Baba’nın hayatını anlatan eskikaynaklarda böyle bir konudan bahsedilmemekte, gerek Şeyh Bedreddin menâkıbındayer alan bilgiler gerekse lakabının Aksarâyî olması onun hayatını Aksaray’dageçirdiğini ortaya koymaktadır. Öte yandan Abdurrahman el-AskerîMir’âtü’l-ışk’ta, “Mevlûdleri Aksaray’dır. Ravza-i mübarekeleri dahi şehirüzerinde olan kızıl tepenin üstündedir” diyerek (Erünsal, s. 204) onun Aksaray’da vefat ettiğini vekabrinin burada bulunduğunu kesin biçimde belirtmektedir. Bütün tarih vetabakat kitaplarının Aksaray’da medfun olduğu bilgisinin yanında çağdaşaraştırıcılardan İsmail Erünsal, Ethem Cebecioğlu, Hasan Kamil Yılmaz, HaşimŞahin, Mefail Hızlı, Osmanlı arşiv uzmanı Orhan Özdil vd. Somuncu Baba’nınkabrinin Aksaray’da olduğu konusunda aynı fikirdedir.

Osmanlı arşiv belgelerinde de ‘’ŞeyhHamid’’ adının geçtiği 25 adet belge mevcuttur. Bunlardan 24 tanesi Aksaray’danbahsederken sadece bir tanesi Darende’den bahsetmektedir. Bu 24 belgenin dörttanesi, Somuncu Baba’nın Aksarayda medfun olduğunu; iki tanesi TürbesininAksaray’da olduğunu; dört tanesi, Aksarayda Somuncu Baba adına bir camiolduğunu; üç tanesi, Aksaray’da Somuncu Baba adına bir tekke olduğunu, birtanesi Aksaray’da Somuncu Baba adına bir vakıf olduğunu, yedi tanesi Aksaray’daSomuncu Baba soyundan gelenlerin olduğunu; on dört tanesi de Aksaray’da ŞeyhHamid adında bir mahallenin varlığından söz etmektedir. (Aynı belgede hemcamiinden hem de mahallesinden vs. bahsetmiş olması sayıyı farklıgöstermektedir.)

Somuncu Baba’nn Darende’de medfun olduğuyönündeki çalışmayı yapan Ahmet Akgündüz’ün ‘Somuncu Baba ve Nesebi Alisi’ adlıkitabına reddiyeler yazılmış, eserin kendi içindeki çelişkileri ortayaçıkarılmıştır. Tabakat kitalarının tamamı Somuncu Baba’nı kabrinin Aksaray’daolduğu konusunda hemfikirdir. Ancak Ahmet Akgündüz hoca, tabakat kitaplarınınbu konuda nihai olarak güvenilir kaynaklar olamayacağını belirtirken, SomuncuBaba’nın kabrinin Darende’de olduğunu delili olarak Darendeli Hanefi hocanınyazdığı bir tabakat kitabını kullanabilmektedir. Arşiv belgeleri dediğibelgelerinde en erken tarihlisi 1700’lü yıllar iken; Somuncu Baba’nınAksaray’da medfun olduğunu yazan kitapların en erken tarihlisi Somuncu Baba’nınvefatına sadece 66 yıl uzaklıktadır. Kaldı ki arşiv belgeleri dendiğinde deAksaray’ın ön plana çıktığı görülmektedir. Konuyla ilgili Prof. Dr. İ.E Erünsalhocanın Ahmet Akgündüz hocanın kitabından yaptığı çelişkileri ortaya koyanbirkaç alıntıyı paylaşmak yerinde olacaktır:

***‘’Tabakat ve tarih kitaplarından hiç birisi, bir tek tarih yani Darendelive Somuncu Baba neslinden geldiği iddia olunan Hanefi hoca tarafından yazılanDarende Tarihi adlı çalışma dışında hiçbir matbu veya mahdut tabakat, yaniteracimi ahval kitabı, Somuncu Baba’nın Darende’de medfun olduğunuyazmamaktadır.’’ (SomuncuBaba ve Nesebi Alisi yeni baskı, s. 85)

*** ‘’Arşiv belgeleri ve çok az da olsa tarih ve tabakat eserlerinin birkısmı Somuncu Baba’nın merkadinin Darende’de olduğunu ifade etmektedir.’’

***‘’ Somuncu Baba Şeyh Hamid-i Veli’nin Şeyh Abdurrahman-i Erzincani’nin kızıNecmiye Sultan ile evlendiği ve dolayısıyla bu iki büyük veli arasında birsıhriyet bağı kurulduğu söylenmektedir. Bu iddiayı teyit edecek ciddi bir belgeolmadığını söyledik.’’ (Somuncu Baba ve Nesebi Alisi) diğerçelişkili ifadeler için adı geçen eser 13,14,15,16,17, 84-92. Sayfalarabakınız.)

Somuncu Baba’nın evliliği ile ilgili birtartışma da eşinin kim olduğu yönündedir. Her ne kadar bir kısım iddiacı,Somuncu Baba’nın eşinin Şeyh Abdurrahman-i Erzincani’nin kızı Necmiye Sultanolduğunu iddia etse de Ahmet Akgündüz hocanın, kendi eserinde de belirttiği gibibu iddianın hiçbir dayanağı yoktur. Oysa aynı kaynağın 89. Sayfasında ‘NakiAteş Arşivi Büyük Şecere’ dipnotlu açıklamalar Somuncu Baba’nın eşininAksaray’da Şeyh Mahmud mazdekani silsile-i tahirelerinden Necmiye olduğunuyazmaktadır. Aynı arşivde Abdurrahman Erzincani’nin kızının Dürriye Banu olduğuve Somuncu Baba’nın oğlu Halil Taybi ile evlendiği belirtilmektedir. Ancak geçdöneme ait arşiv kayıtlarında Halil Taybî isimli oğlunun Darende’de yaşadığıanlaşılsa da Halil Taybî’nin hayatı hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır. Döneminkaynaklarında yer alan ifadelerden Somuncu Baba’nın diğer oğlu Yûsuf Hakîkî, babasınınölümünden sonra Hacı Bayrâm-ı Velî’ye intisap etmiştir. Yûsuf Hakîkî tasavvufadair bazı eserler kaleme almıştır. Onun en önemli halifesi ve kendisinden sonrafikirlerinin Anadolu coğrafyasına yayılmasını sağlayan Hacı Bayrâm-ı Velî’dir.Somuncu Baba’nın diğer müridleri arasında Şeyh Şücâüddin Karamânî, KızılcaBedreddin, Şeyh Muzaffer Lârendevî ve Molla Fenârî’nin isimleri sayılmaktadır.Somuncu Baba’nın Şerh-i Hadîs-i Erbâin (trc. M. Şeyhmus Alkoç, Tuhfetü’l-ihvân,40 Seçme Hadîs-i Şerif Meâli-İzahı, İstanbul 1977), Zikir Risâlesi (trc. İhsanÖzkes, İstanbul 1991) ve Silâhu’l-mürîdîn adlı üç eseri olduğu belirtilmektedir.Bu üç eser tek bir kitap olarak tarafımızdan derlenmiş olup İl KültürYayınlarından baskısı yapılmıştır.

Sonuç olarak;

·          Tarihve tabakat kitaplarının tamamı Somuncu Baba’nın kabrinin Aksaray’da olduğunu yazmaktadır.

·          Günümüzilim insanlarından İsmail Erünsal, Ethem Cebecioğlu, Hasan Kamil Yılmaz, HaşimŞahin, Mefail Hızlı ve satırlara sığmayacak pek çok isim Somuncu Baba’nınkabrinin Aksaray’da olduğunu yazmaktadır. Buna karşılık sadece Ahmet Akgündüzve Darendeli Mehmet Ali Cengiz ve birkaç tarihçi olmayan isim Somuncu Baba’nınkabrinin Darende’de olduğunu iddia etmektedir.

·          Arşivbelgelerinin de neredeyse tamamına yakınında Somuncu Baba ismiyle Aksaray ismiyan yana zikredilmektedir.

·          SomuncuBaba’nın eşinin adı Necmiye Sultan olup, Aksaray’da bulunan şeyhlerden MahmudMazdekani’nin kızıdır.

·          İddiaedildiği gibi Abdurrahman Erzincani hazretlerinin kızının adı Necmiye Sultanolmayıp Dürriye Banu’dur. Ve Somuncu Baba’nın oğlu Halil Taybi ile evlenmiştir.Halil Taybi’nin Darende’ye yerleşmesinde bu evliliğin etkisi olduğu kuvvetlemuhtemeldir.

·          SomuncuBaba’nın soyu iki koldan devam etmektedir. Darende kolu Halil Taybi nesliyle,Aksaray kolu Yusuf İzzeddin Hakiki ile devam etmektedir.

·          SomuncuBaba ile ilgili arşiv belgelerinin en erken tarihlisi 1700’lü yıllar ikenSomuncu Baba’nın Aksaray’da medfun olduğunu yazan tabakat ve tarih kitaplarınınen erken tarihlisi 1478, yani Somuncu Baba’nın yaşadığı dönemin sadece 66 yılgerisindedir.

Somuncu Baba hazretlerinin ‘’Gizli veaşikâr her yerde Allah’tan korkun!’’ düsturunca yanılgılardan ve Hz. Pir’insırrına dair eksik söylemekten Allah’a sığınırız. Gizli ve aşikâr her nesneyibütünüyle yalnızca ve yalnızca Allah’ın bileceğine iman eder, Somuncu BabaAşkın Sırrı filmimizin ve Somuncu Baba Aşkın Sırrı romanımızın faydalı olmasınıdileriz… 

                                                                                                 MahmutULU

‘’Somuncu Baba Aşkın Sırrı’’romanıyazarı.

‘’Somuncu Baba Aşkın Sırrı’’ filmisenaristi.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2010 Haber Bölge | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0534 325 83 00
8 saniye sonra reklam kapancaktır. Beklemek istemiyorsanız lütfen TIKLAYINIZ.